Uyarı

İllegal yapılan köpek dövüşleri bir suçtur. Lütfen Bu suçu işlemeyiniz. Resmi olarak yapılan köpek dövüşlerini savunuyoruz. Ve bu sporun sadece resmi kurallar dahilinde yapılmasını temenni ediyoruz.

29 Haziran 2008 Pazar

Kangal vs rottweiler Kangal Rotweiller Dövüşü l KÖPEK DÖVÜŞLERİNE HAYIR l

Köpek Dövüşlerine Hayır

Köpek Dövüşü Videosu Silindi.
----------------------------------------------------------------------------
Sitemizde Dövüş Vİdeoları Kaldırılarak Onların Yerine Köpeklerin Yeteneklerinin sergilendiği videolar eklenecektir.
-----------------------------------------------------------------------------

Read more...

Kangal Vs. Pitbull kangal pitbull dövüşü l KÖPEK DÖVÜŞLERİNE HAYIRl

Köpek Dövüşlerine HAYIR

Köpek Dövüşü Videosu Silindi.
----------------------------------------------------------------------------
Sitemizde Dövüş Vİdeoları Kaldırılarak Onların Yerine Köpeklerin Yeteneklerinin sergilendiği videolar eklenecektir.
-----------------------------------------------------------------------------

Read more...

Her İnsanın Okuması Gereken İbret Verici Öykü

Henüz bebekken başlar ac!, Şeytan bakışlı gözlerle gelen adamın kucağında! Ya kulakları ya kuyruğu kapı aralarına sıkıştırılarak, bahçe makaslarıyla paslı tellerle kesilir yada doğar doğmaz kuyruklarına sıkıca canlarını alırcasına bir kablo parçası bağlanır. Uzun acılar ve ağrılı gecelerin sonunda bedenlerinden bir parça ruhlarından bin parça sökülerek alınır…

Belki günlerce belki haftalarca bellimi olur beklide yıllarca, güneş, temiz hava olmadan kokmuş ve ciğerlerini parçalarcasına içi acı dolu bir yemeği yemek zorunda bırakır o şeytan bakışlı gözler. Ama sessiz soluksuz yalvaran gözler hep o şeytan bakışlı gözleri sever, acıda olsa, bir adım fazla atmasına izinde vermese şeytan bakışlı gözlerdir sahip!
O uzun yalnız, soğuk ve sesiz gecelerde tek çare korkmaktır yalvaran gözler için. Sevgi yoktur, hiç bilmediği bir duygu! Yanlıca dışarıda olup bitenlerden seslerin soğukluğundan kendini korumak vardır masum gözler için. Yanlzıca korktuğu için saldırarak kendini korumak. Büyüdükçe vücudu dikleşir, gözlerini kan bürür, hiçbir zaman koklayamadığı ağaç diplerinden, hiçbir zaman uzanıp yatamadığı gün ışığından korkak olur masum gözler.

Tek çare! “öldürmek”
O küçük bedenle, masum bakışlarıyla girdiği karanlık, soğuk, acı dolu çukurdan şeytan bakışlı gözlerle birlikte bir gün çıkar. Hiç bilmediği, hayattaki her şey gibi görmediği demir bir makinenin arkasındaki küçük ve havasız bölmeye sıkıştırılır zorla. Heyecandan salyaları akar ayakları titremeye başlar, şeytan dolu bakışları istese un ufak edebileceği halde asla karşı koymaz.

Ve PİT !!! (pit=ingilizce köpeklerin dövüştürüldüğü ring alanına verilen isim)

Uçsuz bucaksız bir tarla, belkide zifiri karanlık bir depo ama değişmeyen tek bir şey var ki oda onlarca ŞEYTAN BAKIŞLI GÖZ! Onlarca şeytan bakışlı gözün arasında ne yapacağını asla bilemez, bir zamanların masum bakışlı meleği. Dizlerine kadar korkuyu hisseder tek çare saldırmak! Gözleri şakaklarına çıkana dek kendini parçalarcasına saldırır tasmasının ucundan tutan şeytan bakışlı gözlerin elinde. Tam karşısında ona benzeyen ama gene hayatında hiçbir zaman görmediği kuyruklu bir kurban daha. Etrafında anlamadığı bağrışmalar beyninin içinde yankılanır.

Şeytan bakışlı gözler emreder! SALDIR, PARÇALA, ÖLDÜR!!!

Evet, bunların anlamını biliyor ve tereddütsüz şeytan bakışlı gözlerin emrine uyar. Beli 15 dakika belki saatlerce parçalar, parçalanır, çığlıklar atar kemikleri kırılır ama her ne olursa olsun son nefesini şeytan bakışlı gözlere bakarak adeta her şeye rağmen teşekkürler sahip diyerek ayaklarının dibinde verir.

Bu vahşetten insanlar para kazanıyor ego tatmin ediyor, bunu insan olan yapamaz, aslından bunu insanoğlundan başkası yapamaz.

İlkelliğin, sağduyusuzluğun, kanın, işkencenin ayak seslerine tepkisiz kalmayın. Bilinçlenin, bilinçlendirin, durdurun!

Read more...

Afganistandaki köpek dövüşünden kanlı kareler



Read more...

28 Haziran 2008 Cumartesi

Bir Dövüş Köpeğinin Karakteri


Popüler inanca ve medyaya rağmen köpek dövüşleri bull ve terrier ırklarını ne insana karşı saldırgan olacak şekilde üretmiş ne de eğitmiştir. Sağı solu belli olmayacak bir köpekle aynı atmosferde çalışmak zorunda olduğunuzu düşünün bir kere.
Geleneksel bir köpek dövüşü küçük kare bir alanda köpeklerin sahipleri ve bir hakem olmak üzere üç kişinin bulunduğu bir arenada gerçekleşirdi. Dövüş öncesi köpeklerin kiloları belirlendikten sonra her köpek rakip köpeğin sahibi tarafından derisine diğer köpeğin ısırmak istemeyeceği bir madde ya da zehir sürülme riskine karşı yıkanır ve havluyla kurulanırdı. Kaç dövüşçü, rakibinin insana saldıran köpeğini dövüş öncesi yıkamayı kabul ederdi? Eğer her an parmaklarını kaybedebileceklerine inansalardı kaç kişi o küçücük alanda hakemlik yapmak isterdi?
Aslında, dövüşte sürekli elle müdahale edildiklerinden dövüş köpeklerinin insanlarla dost canlısı, dengeli ve güvenilir olmaları gerekiyordu. Boğa-köpek dövüşleri döneminde boğa köpeği metrelerce havaya fırlattığında sahipleri köpeklerinin hızını omuzlarıyla kesiyordu. Ne kadar kızgın ve acı içinde olsalar da hiç bir köpek öfkesini insana yöneltmeden tekrar rakibine saldırmaya devam ediyordu.
Bu gün doğru şekilde üretilmiş bull ve terrier ırkları insanların yanındayken neşeli ve dışa dönük bir karakter sergiler. Irka yeni olanlar köpeklerinin yabancılarla biraz fazla dost canlısı olmalarından şikayet edebilir. Fark köpek gerçek tehlikeyi hissettiğinde ortaya çıkacaktır. Bu köpekler eğitim almadan da doğal olarak ailesini koruyacak güdülerle donatılmışlardır. Kendine sonsuz güven onu her ortamda sakin hatta oyunbaz kılmaktadır. Bu nedenle yavrular insana saldırmaya cesaretlendirilmemelidir.
İngiltere’deki ilk ”bull ve terrier” kayıtları en sıkı dövüşen köpeklerin sık sık sahip değiştirdiğini göstermektedir. Bu nedenle bu köpekler oldukça kolay adapte olabilen hayvanlardır. Doğru bakım sağlandığında bir evden diğer eve kolaylıkla geçebilirler.
Bull ve terrier ırklarının çok yüksek acı eşikleri vardır. Çoğu ciddi bir hastalığı olmadığı sürece acısını belli etmez. Bu gün bu özellikleri çocuklu aileler ve sakatlar için onları ideal köpekler yapmaktadır. Tekerlekli sandalye ile kazara bir çarpma ya da bir çocuğun biraz aşırı sevgi gösterisi bu ırklarca hoşgörüyle karşılanır.

Read more...

Boğa-Köpek Dövüşleri


Bu gün İngiltere’nin Birmingham ve Dorchester gibi şehirlerinde hala boğa-köpek dövüşlerini hatırlatan cadde isimleri bulunmaktadır. Aslında bu dövüşler o kadar kabul görmüştür ki boğaların köpeklerle dövüştürülmeden kasaplarca kesilip satılmaları bazı şehirlerde yasaklanmıştır. Bunun arkasında yatan neden boğaların köpeklerce ısırıldığında daha besleyici ve yumuşak ete sahip olacağı inancıdır.
1661’de George Staverton adındaki bir beyefendinin yılda bir kez eti satılarak kimsesiz çocuklara kıyafet alınması karşılığında dövüşlere bir boğa bağışlaması bu kanlı alışkanlığın toplumca ne derece kabul gördüğünün diğer bir göstergesidir. Bu Wokingham geleneği 1823’e kadar sürmüştür.
Dövüş öncesinde boğa yere çakılı bir kazığa boynuzları ya da boynundan bağlanarak üzerine bir hatta bazen bir kaç köpek salınıyordu. Kasaplarca kesilmeden önce saatlerce bu şekilde işkence ediliyorlardı. Köpeğin boğa ile yüz yüze karşılaşması ve onu hassas burnundan yakalayarak hareketsiz bırakması gerekiyordu. Bir kaç köpek tarafından saldırıya uğrayan boğa bazen korku ile yere yatıyor; fakat altına ateş tutularak ayağa kalkmaya zorlanıyordu. 1801’de Burry St.Edmonds’da bir boğanın toynakları kesilerek kanlı bacakları üzerinde kendini savunmaya zorlanmıştır. Bir tarihçi bunu belgelemesine rağmen bu tür sahnelerin kaç defa tekrarlandığı bilinmemektedir.
Bulldog sahipleri için bu dövüşler ciddi bir rekabet havasında geçmekteydi. Boğada şanslarını denemek içi para yatırmaları gerekiyordu ve boğayı hareketsiz bırakan köpek ödül kazanıyordu. Boğalar köpekleri 3-4 metre havaya fırlatıyor ve köpeklerin sahipleri düşüş hızlarını kesmek için omuzlarıyla hemen kenarda hazır bekliyordu. Pek çok kere boğanın boynuzlarına kendilerinin de hedef olduğu oluyordu. İç organları dışarı sarkmaya başlamış cesur köpekler hala dövüşmeye zorlanıyor; çoğu boğanın toynakları altında eziliyordu.
Yazılı tarih bir kasap ve onun kararlı buldog’unun tüyler ürpertici hikayesini de bu günlere taşımıştır. Kasap, köpeğini boğa ile dövüştürmek için alana salar. Hemen yanında köpeğin yavruları da bulunmaktadır. Bulldog boğanın burnundan yakaladığında kasap keskin bıçağıyla köpekte derin yaralar açmaya yavaş yavaş kollarını ve bacaklarını gövdesinden ayırmaya başlar. Kan kaybından ölen köpek yine de ısırdığı yeri bırakmaz. Cesaretini kanıtladığından yavruları kasap tarafından hemen oracıkta büyük paralara satılır.

Read more...

İngiltere ve Köpek Dövüşleri


1800’lü yıllara gelindiğinde bu tür kanlı sporlar eski İngiltere’nin günlük yaşamının birer parçası haline gelmişti. Wednesbury/Staffordshire’da “Old Sal” adındaki dişi bulldog yavruladığında kilisenin çanları çalınmıştı. Madencilerin yaşadığı bölgelerde bir bulldog doğumda ölecek olursa yavrular kadınlar tarafından emzirilerek büyütülüyordu.
Boğa –köpek dövüşleri ve diğer kanlı sporlar sadece işçi sınıfı için değil saray çevresi için de ciddiye alınan bir eğlence biçimi olmuştu. 1559’da Fransız büyükelçisi İngiltere’yi ziyaret ettiğinde Kraliçe Elizabeth bir de köpeklerin boğa ve ayılarla kapıştırıldığı gösteri düzenlettirmişti. Çeyrek yüzyıl sonra benzer gösteri bu sefer Danimarka büyükelçisi için düzenlenecekti.
Kral I. James de İspanya büyükelçisini eğlendirme de Kraliçe Elizabeth geleneğini izledi. Köpek dövüşlerine bilinen ilk sınırlama 1618 yılında yine Kral I. James’den geldi. Dini nedenlerden dolayı dövüşleri Pazar günleri yasakladı.
Kral I. James, dövüşlerin organizasyonunu özellikle de Christopher Marlowe oyunlarında başarılı bir aktör olan Edward Alleyn’e verdi. Alleyn dövüşlerden de kazandığı paralarla daha sonra Dulwich College’i kurdu

Read more...

Köpek Dövüşlerinin İlk Defa ortaya Çıkışı






Asya bugünkü mastif tipi köpeklerin ilk defa ortaya çıktığı kıtadır. Mastif tipi köpekler koruma ve savaş köpeği olarak kullanılan güçlü ve dayanıklı köpeklerdi. MÖ 6. yüzyılda Fenikeli tüccarlar Antik Yunan’da “Mollosus” denen bu cesur ve sert köpeklerden bazılarını İngiltere’ye götürdüler. Bu köpekler ada üzerindeki bugünkü mastif tipi köpeklerin ataları oldu.
Yüzyıllar sonra Romalılar İngiltere’yi istila ettiğinde sahiplerinin yanı başında cesurca savaşan bu adalı köpeklerden çok etilendiler ve İtalya’ya bu dövüşken köpeklerin seçilmiş örnekleriyle döndüler. İngilizlerin “Pugnaces” adını verdiği bu köpekler Romaların istila ettikleri diğer Avrupa ülkeleri boyunca da tanınıp hayran kazandı.
Bu savaşçı köpekler aynı zamanda kanlı Roma sirklerinde diğer vahşi hayvanlar, kendi türleri ve zırhlı adamlarla dövüştürülüyordu. MS 395 yıllarynda Symmachus bu köpeklerden boğa dövüşlerinde de kullanıldıkları için bulldog (boğa köpeği) diye bahsetmektedir.
--------------------------------
Bulldoglar tarih sahnesine ilk çıktıklarında bu günkü torunlarından çok daha farklı bir görünüm sergiliyordu.
Antik çağlarda bildiğimiz gibi köpek ırkları bulunmamaktaydı. Köpekleri kullanıldıkları görevlere göre adlandırılıyordu. Örneğin İngiltere’de tüm iri bekçi köpeklerine mastif; porsuk ya da tilki gibi hayvanların peşinden toprak (terra) altındaki inlere girebilecek kadar küçük, cesur ve atik köpeklere terrier denmekteydi.
Ünlü İngiliz köpek ırkları tarihçisi George R.Jesse, bulldog’un daha küçük ve çevik basık burunlu köpekler elde etmek için mastifler arasındaki seçici üretimden elde edildiğini yazmaktadır. Böylece köpeğin ısırdığı zaman bile nefes alabilmesi mümkün olmaktaydı.
Geçmişin vahşi buldogları bu günün sakin yaradılışlı çağdaşlarından çok farklıydı. Eski bulldogların daha uzun çeneleri ve bacakları vardı. Daha uzun boylu ve çeviktiler. Bazılarının uzun ve düz kuyrukları bile vardı.

Read more...